top of page

Meme Protezleri

 

 

Günümüzde meme protezleri oldukça popüler hale gelmiştir. A.B.D de 2009 yılında istatistiklere göre, 290.000 kadına meme büyütme ameliyatı yapılmış ayrıca 86.000 kadına, mastectomi (meme dokusunun alınması)  sonrası memenin tekrar oluşturulması için meme protezi ameliyatı yapılmıştır.

Meme protezlerinin olası riskleriyle ve bu risklerin önemiyle ilgili bazı bilgiler vermek istiyorum.

 

A.B.D. Güvenlik Araştırma Gıda ve İlaç İdaresi (FDA)'nın meme protezleri hakkında görüşü:

 

Meme protezleri, ilk defa1960'lı yıllarda kullanılmış, fakat FDA’ya, 1976 yılına kadar meme protezleri ile ilgili herhangi bir yaptırım yetkisi verilmemiştir. Protez ile meme büyütme ameliyatı sayısı 1980'li yıllara kadar çok fazla değildi. 1990 yılı geldiğinde yaklaşık bir milyon kadına meme protezi konmuştu. FDA, ilk kez 23 Ekim 1992 tarihinde silikon meme protezlerinin meme rekonstrüksiyonu (alınan memenin yeniden yapılması) için kullanımda kalmasına izin verdi.

 

Silikon meme protezleri ancak 2004 yılı Ocak ayında FDA tarafından onaylandı.Bu protezler içi serum dolu olan meme protezleriydi.
Ancak 2006 yılında bazı markalar tarafından üretilen silikon jel meme protezleri  hastanın 22 yaş veya daha büyük olması şartıyla "makul sayılacak güvenlik sınırları içinde" denilerek FDA tarafından onaylandı.

 

Meme protezleri Türleri:

Silikon meme protezlerinin bugüne kadar gelen geçmişi memede oluşan kapsül kontraktürleriyle uğraşılması, ağrıyla boğuşulması ile geçen bir 40 yıldır ki, geçmiş pek de parlak değildir.

Günümüzde meme protezleri oldukça güvenli hale gelmiş, komplikasyonlar yeni ameliyat yöntemleriyle en aza indirilmiştir.


Meme protezi sonrası görülen problemler:
Enfeksiyon, hematom (kan veya doku sıvılarının protez için açılan boşluğa dolması) ve genel anestezi ile ilgili olası riskleri içerir.

 

Kapsüler kontraktür ve ağrı:

Tüm meme protezleri sonuçta "yabancı cisimdir." İnsan vücudu bu yabancı cismin (protezlerin) etrafında kapsül denilen sert bir nedbe dokusu oluşturarak tepki verir. Oluşan bu kapsül hastaların çoğunluğunda hiç hissedilmez ve belirti vermeyecek kadar inceciktir. Eğer çok kalınlaşmışsa buna kapsül kontraktürü denir. Oluşan bu kapsül memelerin biçimsiz hale gelmesine neden olabilir. Ayrıca hafif bir rahatsızlıktan, şiddetli, kronik ağrıya kadar uzanan belirtilere neden olabilir.

 

Meme protezinin yırtılması (Protez Rüptürü):

Silikon meme protezleri eğer çok büyük yırtılmalar yoksa genelde delindiklerinde pek belirti vermeyebilir. Özellikle coasive dediklerimiz genelde silikon zarf delinse de dışarı akmaz. Fakat zaman içinde silikon delinen protez dışına sızarak şekil bozukluğuna neden olabilir.


Mammografi:

Meme protezi konulmuş kadınlarda mamografi tercih edilmez. Bunun nedeni mamografi çekilirken yapılan sıkıştırma işleminde protezde yırtılmalar oluşabilir. Eğer meme protezi taşıyan kadınlarda meme kanserinden şüphelenilirse bunun tespiti manyetik Rezonans (MRI) ile yapılabilir. Meme protezinin meme kanseri tanısını geciktirdiği veya meme protezi ile meme kanseri arasında ilişki olduğuna dair bilimsel bir kanıt yoktur.


Meme protezi ile emzirme:

Meme protezi konulan hastalarda emzirmenin bebeğe zararlı olduğuna dair bilimsel kanıt yoktur.


Otoimmün ve Bağ Dokusu Hastalıkları:

Silikon meme protezi riskleri konusundaki en önemli tartışma otoimmün hastalık ve bağ dokusu hastalığı risk artışına neden olup olmadığıyla ilgilidir.
FDA bilim adamları tarafından yapılan bir çalışmada, meme protezi ve fibromiyalji arasında anlamlı bir bağlantı olabileceği, bu ağrılı durumların meme protezi yırtılan sızıntı yapan ve müdahale edilmeyen hastalarda daha sık olduğu düşünülmüştür.
Bunlar dışındaki bağ dokusu hastalıklarıyla ilgili oluşumlarının tetiklendiğiyle ilgili bilimsel kanıt yoktur.


Meme protezinin yaşam kalitesine etkisi:
Meme büyütme ameliyatı geçiren kadınlar genel nüfusu oluşturan kadınlara göre daha sağlıklı ve varlıklı olma eğilimindedirler. Bu hastalarda, genel nüfusa oranla kendi yaş guruplarında daha düşük ölüm oranları bulunmuştur.

bottom of page